top of page
  • Yazarın fotoğrafıHavva KUNUT

İNSANIN KENDİNİ KEŞFETME FELSEFESİ



Bu evren başlı başına gizemlerle doluyken bence en gizemli varlık insanın kendisidir. Gizemleri, sırları, keşfetmeyi hepimiz severiz. Peki ya kendimizi ne kadar keşfedebiliriz? Sanırım bu sonsuz bir alem ve bizler öleceğimiz ana kadar hala kendimiz hakkında bilinmezlikler içerisinde olacağız.


Hayat ne kadar farkında olmasak da gerçekten çok hızlı akıyor. Ve biz bu hızlı akışın içinde en çok sorgulamaktan kaçıyoruz. Kendimiz sorgulamaktan... Ve hep mutlu olamamaktan, hep bi' eksiklikten, huzursuzluktan bahsediyoruz. Hep aslında en yakınımızda olan şeyleri en uzaklarda arıyoruz.


İsteklerimizi gerçekten biz mi istiyoruz yoksa bize dayatılanlara karşı bir savunma mı çiziyoruz? Hayatta gittiğimiz yol bize mi ait yoksa çevremizdeki kişilere mi? Bu yaşam yolunda şoför biz miyiz yoksa diğer insanlar ve olaylar mı?

Bu sorular uzar gider. Doğduğumuz andan şu ana kadar ebeveynlerimiz, yetiştiğimiz coğrafya, kültür ve zihniyetler sebebi ile hep gösterilen yolda ilerlemeye mahkum bırakıldık bir süre. En azından gücümüzü fark edene kadar... Kimimiz hayallerinden vazgeçmek zorunda kalıyor, kimimiz gençliğinden...

Neden kendimize bunu reva görüyoruz? Neden kendimizi dinlemiyoruz? Neden kendimizi keşfetmiyoruz? Neden korkuyoruz ve bu kadar yönetilmeye açık profiller oluşturuyoruz? Ve tüm bunlarla birlikte neden mutluluğu dışarıda arıyoruz?



İnsan gerçek mutluluğu ancak ve ancak kendi içinde, ruhunda bulabilirdi. Anlamlı bir hayat demek, insanın manevi gelişimini gerçekleştirdiği bir yaşam biçimi demekti ve mutlulukla özdeşti. İnsanı insan yapan erdemdir. Bu görüşler filozof Sokrates'e aittir. Ve kendisine birkaç alıntı ile görüşlerimi dile getireceğim.



Aslında hayat kolay bir şey. Onu zorlaştıran katlanılmaz kılan biz insanlarız. Tamam bazı şeyleri biz seçemiyoruz ama değiştirmek bizim elimizde. Herkesin kendi huzuru ve mutluluğu kendisinde saklı aslında. Önemli olan bunun bilincinde olup hareket edebilmek. Ve maddiden/maddeden çok manevi/ruhani şeylerden o mutluluğu elde edebilmek. Günümüz çağında hepimiz makine muamelesi görüp, modern köleliğe maruz kalırken; kendimizden fazlasıyla uzaklaşıyoruz. Kendimizle olduğumuz anlarda da kendimizden kaçıyoruz.


Sokrates'e göre en büyük iyi, bilgidir. Gerçekten de durum öyle. Kendimizi bilmeden, öğrenmeden tamamen iyi olamayız. Eksiklik hissiz hiç bitmez ama az da olsa kendimizi keşfettikçe dinebilir. Kendimize yapabileceğimiz en büyük iyiliktir, kendimizi bilebilmek.

Ve Sokrates şunu da der: ¨Cehaletimin gerçekliği dışında hiçbir şey bilmiyorum¨. Evet habire bir şeyler öğreniyor olabilir ama öğrenme eylemi sonsuzdur ve öğrenemediklerimiz hep daha ağır basacaktır.


'Farkındalık' konusu da Sokrates tarafından ele alınmıştır. İnsanın kendini bilmeden hiçbir şey bilmeyeceğini savunur ve buna dayanarak insanlara sorular sorarak onları düşünmeye teşvik ederdi. Ve şu sözü söyler: ¨Bilmediğimiz bir şeyi bildiğimizi sanmak gerçekten utanılacak bir bilgisizlik değil midir?¨. Bence bu söz ukalalık ile farkındalık arasındaki o farkı ortaya koyuyor. Yani kendimizi sorgulamadan kendimizi bilemeyiz ve kendimizi bilemeden de kendimi biliyorum demek an geldiğinde de kendimizle çelişmek çok büyük bir çuvallama, hata.


Bilgi iyidir, cehalet kötüdür. Ve kötülükler bilgisizlikten doğar bence. Ki Sokrates 'kimse bile bile kötülük yapmaz' diyerek de bunu kast eder. Tabi tekrarlanan kötülükler söz konusu ise yine kişinin kendisi hakkındaki bilmediği bir eksikliğin doğurduğu sonuç olabilir.


Sözün kısası insan kendini ne olursa olsun bilmeli ama bildiğinden emin olmamalı. Sorarak kendini keşfetmeli ve çevresini cahil kişilerle değil yine sorgulayan kişilerle doldurmalı. Çünkü cahil-bilgisiz-çabasız insan kendine bile düşmanken sağlıklı bir dost olamaz. Hayat ise sorgulanmalı ki yaşanmaya değer olsun. Ama en önemli şey tüm bu konularda dengeyi sağlayabilmektir.


Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim. Kalp kutucuğuna basarak beğenirseniz sevinirim. Bu yıl sizlere güzellikler getirsin. 🕊️💌🎈

78 görüntüleme3 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page