top of page
  • Yazarın fotoÄŸrafıHavva KUNUT

Sevdaya Dair Åžiirler II


Güne güzel bir şiirle veda edeceğim. Önceki şiir yorumlamamda olduğu gibi, önce şiiri vereceğim, sonra beni sarsan yerleri yorumlayacağım.


Göğe Bakma Durağı

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım

Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından

Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından

Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar

Şu aranıp duran korkak ellerimi tut

Bu evleri atla bu evleri de bunları da

Göğe bakalım


Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım

İnecek var deriz otobüs durur ineriz

Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya

Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum

Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun

Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam

Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım

Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda

Beni bırak göğe bakalım


Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım

Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum

Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi

Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor

Seni aldım bu sunturlu yere getirdim

Sayısız penceren vardı bir bir kapattım

Bana dönesin diye bir bir kapattım

Şimdi otobüs gelir biner gideriz

Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç

Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin

Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat

Durma kendini hatırlat

Turgut Uyar


Buram buram sevda kokmuyor mu sizce? Her göğe bakışımda kulaklarımda çınlanan bir şiir. Hangi satırını alıp yorumlayayım ki. Sevdiğinin ellerine, gözlerine derin manalar yükleyen güzel şair.


‘Şu arınıp duran korkak ellerimi tut’ diye sesleniyor ya hani, hemen hemen hepimizin olmuştur böyle bir seslenişi. Ya içimizden dökülmüştür ya da dilimizden. Ellerimiz korkaktır. Korkar incitmekten sevdiğimizi. Ondan bekleriz tutmasını.


‘Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum’ diye devam ediyor ya bir yerde. İşte o nokta sevgisinden, sevgilisinden aldığı güç. İşte o güç çok kuvvetli. Sevginin bir güç olduğuna kanıt olan satırlar işte burada.


‘Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor’ ne için bakarsak bakalım, ısıtır içimiz sevdiğimizin bakışları. Soğutmaz asla.


Ve her seferinde ‘göğe bakalım’ demesi yok mu hani? İşte o aşkın özgürlüğünü ve aşka esaretini benzetmesinden bence. Aşkını yaşamakta özgürsündür, kişisinde esaret. Tıpkı martılar gibi, kuşlar gibi. Uçmakta özgürler ama gökyüzüne esaret.


Kelimelerin yetmeyeceği, yorumların az kalacağı şiirlerden birini paylaştım sizinle. Umarım beğenmişsinizdir. Kırmızı kalbe basarsanız sevinirim. Bol bol göğe bakacağınız günler dilerim.


46 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page